Partiler milletinin özüne baksın!

Hayatta her şeyin bir anayasası var. Nevisine uygun oluşumlar, hareketler olmalı. Tercihlere yön veren, görüşlerin, düşüncelerin ayrılığı değil... İnsana hizmeti en iyi olanın görüşünü sevecek bir milletiz biz. Bu pek makbul diye söylemiyorum; nüfusun çoğunluğu barışçıl ağırlıklı; "Ne şiş yansın ne ..." Böyle bir muhatabı varken; partilerin yanlış yerlerde gezindiğini düşünüyorum. Bu ülkede öz önemli olsa idi; vaad, ego, para, ranttan önce, idealler konuşurdu; değişmezler tutunurdu. Azınlık bir idealist güruh birbiri ile oyalanıyor; bir kısmı da topladı; miyadını doldurdu; değerinden aldığı yer değersizleşince de çekilecek. Her şeyin bir doygunluğu var.

CHP özüne dönsün istiyoruz ya; ülkenin özü, azınlık; sözü ise keyfim kaçmasın diyen çoğunluk... Öyle ideallerinizle değil; kişisel memnuniyetlere hizmetle kazanırsınız. O nedenle sonuçlar şaşırtıcı... Yıllarca burnu düşse almaz, başı havada gezen toplum üstü anlayışla kaybedenler var. Mantıklı düşenebilse de duygusal karar verebilen arap bakış açılısı çok bir ülkede avrupalı gibi bakışa hizmet edemezsiniz. Amatör ruhunuzu koruyun.

Bahçeşehir Üniversitesi'nin gelenekselleştirdiği, benim de katıldığım Siyaset Okulunda, daha önce yapılan kamu oyu yoklaması, daha küçük bir toplulukla tekrarlandı. Bir eylenceli soru ile katılımcıların cevaplarını aldılar. Katılımcıların çoğunluğu CHP’li idi. Ancak sonuçta yine Arap bakış açısı çoğunluk olarak çıktı. Ben Avrupa; avukat kardeşim Arap bakış açılı çıktık; gerçek hayatta da o kadar farklıydık. Yani neden anlaşamadığınıza bakın insanlarla... Sadece partiler değil sizi ayıran; partiler üstü bir millet anlayışınız var ve bu millet, böyle yok olmadı. Cephelere böyle koştu; Toplumu yaralayan Maraş, Çorum, Sivas Olaylarında böyle harekete geçti; acımız oldu. İnsanımızın özüne dönün; gerekleri siz belirleyin; ancak duymaları için gönülden bağ kurun. Profesyonelliğiniz, amatör ruhlarınızı öldürmesin. Yoksa kapı duvar olurlar; duymaz, görmez olurlar; siz bilirsiniz...